Türk Ulusu bu konuda endişelidir Paşam. Bir tarikat sapığının henüz Başbakan değilken bile Kıbrıs’ı, In case you loved this informative article and you would love to receive more details relating to escort Bayan mersin i implore you to visit the web site. Kıta Sahanlığını, Ermenistan, Kürdistan tavizlerini emperyalist babalarına söz vermiş icraatlarının yanında, Menderes’in yaptıkları solda sıfır kalmaktadır. Kaybettikten sonra kelle alınması Kıbrıs’ı geri getirmeyecektir Paşam. Türk Ulusunun düşünceleridir. Türk Ulusuna açıklamalarınızda, endişelerinizde dış merkezlerin saldırılarını, yerli maşaların azgınlıklarını göğüsleyebilecek güçte olduğunuza şüphemiz yoktur. En önemlisi Türk Ulusu emrinizdedir Paşam. Kıbrıs’ı ilhak ettiğinizi açıklamazsanız ilk cephemiz düşmüş olacak ve arkası çorap söküğü gibi gelecektir… Neriman AYDIN adıyla 10.11.2003 tarihli Sinan AYGÜN isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; "… Neriman AYDIN adıyla 08.01.2004 tarihli Hayri B. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; "… Neriman AYDIN adıyla 10.02.2004 tarihli Metin A. isimli şahsa hitaben yazılan mektupta; ".. Türkeli Dergisi ile ilgili Kemal Ağabeyimin yapmış olduğu araştırmada; Taner Ünal’ın Sizin de bahsettiğiniz üzere MHP kökenli olduğu, kooperatifçilik yapmış olduğu, hatta MHP nin son kongresinde aday olduğu, pek düzgün olmayan bir geçmişi ile bilindiği gibi verilere ulaşılmıştır…
Kendisine komplo kuran İbrahim GENÇ'in Ergekon'la bağlantılı olduğunu, bu mektubuyla birlikte İbrahim GENÇ'in kendisine yapılan yanlışı anlamasını istediğini, bu amaçla mektubun gideceği adres olarak onu yazdığını beyan etmiştir. Osman YILDIRIM 17/04/2008 tarihinde Ankara C. başsavcılığında alman ifadesinde özetle. Bombaların kendisine teslim edildiği ve bir öncesinde yapılan Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması teklifinde bulunulduğu toplantıya Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Mehmet Fikri KARADAĞ, Kuddusi OKKIR ve Oktay YILDIRIM'ın katıldığını, Veli KÜÇÜK'ün bombaların teslim edildiği toplantıda olmadığını, ancak kendisine 500.000 dolar karşılığı Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması eylemini teklif ettiğini, kendisinin zaten Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN ve Oktay YILDIRIM ile zaten geçmişe dayanan tanışıklığının olduğunu beyan etmiştir. Alparslan ARSLAN'ın babası İdris ARSLAN tarafından kendisine cezaevinde bir defa 200 YTL, bir defa da 100 YTL para yatırıldığını, neden kendisine para yatırdığını ise bilmediğini beyan etmiştir. Kendisinin Alparslan ARSLAN'ın para vaadine, eylemler sonucu kendisine hiçbir şey olmayacağına ve iyi yerlere geleceğine dair sözlerine kandığı için bu olayların içerisinde yer aldığını beyan etmiştir.
Şüpheli Semih Tufan GÜLALTAY'm Ergenekon Terör Örgütü üyesi olduğuna dair açıklamalara ilgili bölümde ayrıntısı ile yer verilmiştir. Şüpheli Semih Tufan GÜLALTAY'ın düzenlenmesine önayak olduğu Azerbaycan ile ilgili açık hava gösterisinde Semih Tufan GÜLALTAY, Sevgi ERENEROL, Muzaffer TEKİN, Kemal KERİNÇSİZ ve Veli KÜÇÜK'ün birlikte katıldıkları soruşturma evrakına ekli fotoğraflardan anlaşılmaktadır. Ertuğral YILMAZ'ı Avrupa'da PKK'yla mücadele eden, çatışan, kahraman bir vatan evladı olarak Muzaffer TEKİN'in tanıttığını, tahminen 2000 yılında Muzaffer TEKİN'in kendisine Ertuğrul'un Türkiye'ye geldiğini söylediğini ve şahısların kendisini Kolordu bahçesinde ziyaret ettiğini, şahıslarla oturup sohbet ettiklerini, burada Ertuğrul YILMAZ'ın kendisine Avrupa'da PKK'ya yönelik çalışmalardan bahsettiğini, hatta Avrupa'da PKK’lıların uyuşturucu ticaretini engelleyen kişi olarak tanıttığını, başka bir zamanda eşli olarak Muzaffer TEKIN’le birlikte Ertuğrul YILMAZ'ın oğlunun sünnet yemeğine bile gittiğini, daha sonra Ertuğrul YILMAZ'ın yurtdışına çıktığını, Harp Akademileri Almanya gezisine gitmeden önce Ertuğrul YILMAZ'ı cep telefonundan aradığını ve Berlin'de görüşmek istediğini söylediğini ancak şahıs kendisine Almanya dışında olduğunu söylediğini, başkaca herhangi bir görüşmelerinin olmadığını, Ertuğrul YILMAZ öldürüldükten sonra Muzaffer TEKİN'in telefonla kendisine Ertuğrul YILMAZ'ın Almanya'da öldürüldüğünü söylediğini, vatansever bir Türk evladının şehit edildiğini düşündüğünden üzüldüğünü, Ertuğrul YILMAZ'ı PKK'yla savaşan bir vatan evladı olarak bildiği için şehit olduğunu düşündüğü için resmi elbiseyle Kadıköy Söğütlüçeşme'de cenaze törenine katıldığını, cenaze törenine gittiğinde Muzaffer TEKİN'in de orada olduğunu, hatta Düzce tarafındaki bir yerde Ertuğrul YILMAZ'ın köyüne Muzaffer TEKİN ve Ertuğrul YILMAZ'ın akrabalarıyla birlikte mevlüt merasimine gittiklerini, oradayken mevlüt merasimine Sedat PEKER'in kardeşi Atilla PEKER'in de katıldığını gördüğünü, burada Atilla PEKER’le tanıştığını beyan etmiştir.
Kendisine komplo kuran İbrahim GENÇ'in Ergekon'la bağlantılı olduğunu, bu mektubuyla birlikte İbrahim GENÇ'in kendisine yapılan yanlışı anlamasını istediğini, bu amaçla mektubun gideceği adres olarak onu yazdığını beyan etmiştir. Osman YILDIRIM 17/04/2008 tarihinde Ankara C. başsavcılığında alman ifadesinde özetle. Bombaların kendisine teslim edildiği ve bir öncesinde yapılan Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması teklifinde bulunulduğu toplantıya Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Mehmet Fikri KARADAĞ, Kuddusi OKKIR ve Oktay YILDIRIM'ın katıldığını, Veli KÜÇÜK'ün bombaların teslim edildiği toplantıda olmadığını, ancak kendisine 500.000 dolar karşılığı Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması eylemini teklif ettiğini, kendisinin zaten Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN ve Oktay YILDIRIM ile zaten geçmişe dayanan tanışıklığının olduğunu beyan etmiştir. Alparslan ARSLAN'ın babası İdris ARSLAN tarafından kendisine cezaevinde bir defa 200 YTL, bir defa da 100 YTL para yatırıldığını, neden kendisine para yatırdığını ise bilmediğini beyan etmiştir. Kendisinin Alparslan ARSLAN'ın para vaadine, eylemler sonucu kendisine hiçbir şey olmayacağına ve iyi yerlere geleceğine dair sözlerine kandığı için bu olayların içerisinde yer aldığını beyan etmiştir.
Şüpheli Semih Tufan GÜLALTAY'm Ergenekon Terör Örgütü üyesi olduğuna dair açıklamalara ilgili bölümde ayrıntısı ile yer verilmiştir. Şüpheli Semih Tufan GÜLALTAY'ın düzenlenmesine önayak olduğu Azerbaycan ile ilgili açık hava gösterisinde Semih Tufan GÜLALTAY, Sevgi ERENEROL, Muzaffer TEKİN, Kemal KERİNÇSİZ ve Veli KÜÇÜK'ün birlikte katıldıkları soruşturma evrakına ekli fotoğraflardan anlaşılmaktadır. Ertuğral YILMAZ'ı Avrupa'da PKK'yla mücadele eden, çatışan, kahraman bir vatan evladı olarak Muzaffer TEKİN'in tanıttığını, tahminen 2000 yılında Muzaffer TEKİN'in kendisine Ertuğrul'un Türkiye'ye geldiğini söylediğini ve şahısların kendisini Kolordu bahçesinde ziyaret ettiğini, şahıslarla oturup sohbet ettiklerini, burada Ertuğrul YILMAZ'ın kendisine Avrupa'da PKK'ya yönelik çalışmalardan bahsettiğini, hatta Avrupa'da PKK’lıların uyuşturucu ticaretini engelleyen kişi olarak tanıttığını, başka bir zamanda eşli olarak Muzaffer TEKIN’le birlikte Ertuğrul YILMAZ'ın oğlunun sünnet yemeğine bile gittiğini, daha sonra Ertuğrul YILMAZ'ın yurtdışına çıktığını, Harp Akademileri Almanya gezisine gitmeden önce Ertuğrul YILMAZ'ı cep telefonundan aradığını ve Berlin'de görüşmek istediğini söylediğini ancak şahıs kendisine Almanya dışında olduğunu söylediğini, başkaca herhangi bir görüşmelerinin olmadığını, Ertuğrul YILMAZ öldürüldükten sonra Muzaffer TEKİN'in telefonla kendisine Ertuğrul YILMAZ'ın Almanya'da öldürüldüğünü söylediğini, vatansever bir Türk evladının şehit edildiğini düşündüğünden üzüldüğünü, Ertuğrul YILMAZ'ı PKK'yla savaşan bir vatan evladı olarak bildiği için şehit olduğunu düşündüğü için resmi elbiseyle Kadıköy Söğütlüçeşme'de cenaze törenine katıldığını, cenaze törenine gittiğinde Muzaffer TEKİN'in de orada olduğunu, hatta Düzce tarafındaki bir yerde Ertuğrul YILMAZ'ın köyüne Muzaffer TEKİN ve Ertuğrul YILMAZ'ın akrabalarıyla birlikte mevlüt merasimine gittiklerini, oradayken mevlüt merasimine Sedat PEKER'in kardeşi Atilla PEKER'in de katıldığını gördüğünü, burada Atilla PEKER’le tanıştığını beyan etmiştir.